14 Şubat 2015 Cumartesi

KADINA ŞİDDETE HAYIR!!!

Dünden beri bu sayfayı bir açıp bir kapatıyorum. Bu yazıyı hazırlamak bu kadar zorken, o kızcağızın neler yaşadığını düşünmek bile bu kadar zorken... Son yıllarda kadına şiddet %300 artmış... Belki de bunlar sadece yaralama ve ölümle sonuçlanan olaylardan edinilen verilerle ulaşılan sonuç, bu oran kapalı kapılar ardında yaşanan olayların eklenmediği bir oran ama bu oran bile o kadar ürkütücü ki.

Bu olayı duyduğumdan beri aklımdan o kızcağız, kızın ailesi çıkmıyor. Evlat kaybetmek yeterince zorken, onu bu şekilde kaybetmek... Dünden beri sosyal medyada yazılan birçok yorum okudum ve genelin görüşü hemen idamın geri gelmesi, ancak unutuyorlar ki varolan cezaları bile bu kişilere uygulamayan bir ülkede yaşıyoruz. Küçücük bir kıza tecavüz eden 20 tane insan müsveddesi iyi hal indirimi alabiliyor bu ülkede ve kızın psikolojisi etkilenmemiş diye bir rapor verilebiliyor. Döverek öldürülen Ali İsmail'e meğerse öldürmek kastıyla vurulmamış diye sonuç çıkabiliyor. Kediye eziyet ederek öldüren gence (!) 100 lira para cezası verilebiliyor. Önceki iki karısını öldürmüş üçüncü bir kurban arayan bir mavi sakal televizyona çıkıp bunları gülerek anlatabiliyor. Hangi ülkede yaşadığımızı unutuyoruz, hakkaniyetle olan cezalar uygulansa adamlar demez yaparım 3-5 yıl yatarım sonra işime bakarım, yine yaparım yine çıkarım. Bu insanları tekrar insanların arasına salmakta beis görmeyen devlet sizce bu kişileri cezalandıracak mı? Kadın kahkahayla gülmemeli, kadın fıtratına ters işlerle uğraşmamalı, kadın üç ve daha çok çocuk doğurmalı, kadın hamileyken ortalıkta dolaşmamalı, annen bile olsa diz kapağının üstü tahrik eder diyenlerin yaşadığı bir ülkedeyiz... Kimbilir kız ne yapmıştır, o saatte evinde otursaymış, açık giyinmiştir, kırmızı ruj sürmüştür, gülümsemiştir diye düşünenlerin olduğu bir ülkedeyiz... Birisi yazmış mesela aileler çocuklarını uzaktaki üniversitelere gönderiyorlar bu tür olaylar oluyor diye. Ama bakıyoruz ki Özgecan ailesinin olduğu şehirde okuyor. Özgecan'ın başı açık, makyaj yapıyor; Fatma Nur Çelik kapalı, muhafazakar bir kız. Özgecan genç, güzel bir kız; evine giren hırsızın tecavüzüne uğrayan Ayşe nine 97 yaşında. Tecavüze uğrayan köpeğin ağlayan fotoğrafı vardı sosyal medyada yaklaşık birkaç ay önce. Örnekler o kadar çok ki... Yani kimse bana kız ne yapmıştır demesin bir şey yapmasına gerek yok görüldüğü gibi. O yüzden bu tür olaylarda artık kadında suç aramayı bırakın, kimse tecavüzü hak E DE MEZ!!!



12 Şubat 2015 Perşembe

ÜÇ KİTAP

Havalar epeyce soğuk gidiyor bugünlerde. Dışarıda boza satan satıcının sesi eşliğinde size bu yazıyı hazırlıyorum. Kış zor bir mevsim olsa da insana huzur veren bir yanı da yok değil. Kışa en çok yakışan ise güzel bir kitap ve mis kokulu bir kahve değil midir? 
Size bugün sessiz dostlarımızdan üç tanesini tanıtacağım. Üç kitabın da yazarlarıyla ilk kez tanışıyorum ve hiçbiri hayalkırıklığı yaratmadı bende. Tol ile başlayayım, babasını hiç tanımamış kahramanımızın bir tren yolculuğunda babasının hikayesini öğrenmeye çalışmasıyla ilgili bir kitap. Bu cümle kitabı anlatmak için kesinlikle yeterli değil. Dili çok iyi bir kitap, cümle kuruluşları, sıralanışı oldukça ustaca ancak hikayenin bütünlüğünden yer yer kopulmuş gibi geldi bana. Son kısımlarda özellikle bir kopukluk vardı. Ancak okuduğuma sevindiğim bir kitap oldu. Farklı bilgiler öğrendim ve okurken zevk aldım. Gelelim ikinci kitabımız Antabus'a; Seray Şahiner, aylık Ot dergisinde yazıları yer alan bir yazar. Aslında Ot dergisini takip ediyorum ama kitabı olduğunu Elif Hocamızın kurucusu olduğu Kitap Okuyorum (facebook) sayfasında kendisinden duydum. Tavsiyelerine güvendiğim için hemen edindim. Kitapta üçüncü sayfa haberlerine konu olan kadına şiddet konusu iki sonla işlenmiş. Bu kadar dramatik bir konu esprili ve çarpıcı bir şekilde nasıl işlenir diye merak ediyorsanız kesinlikle okumanızı tavsiye ederim. Sonuncu kitap Emrah Serbes Erken Kaybedenler ise ergenlik çağındaki erkek çocukları, onların hayata bakış açısı, kendilerine göre sıkıntıları esprili bir şekilde anlatılmış. Herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği ilginç bir kitaptı. Tavsiye olunur. Sevgilerle...