26 Eylül 2015 Cumartesi

ÜÇ KİTAP

Uzun zamandır kitap postu girmemişim, gerçi uzun zamandır post hazırlayamadım. Yaz bitti, yavaş yavaş sonbahar da kendini hissettirmişken en zevkli sonbahar etkinliğim kitap okumaya biraz hız verebildim. İlk kitabımız büyük usta Vedat Türkali'nin Bir Gün Tek Başına kitabı, kendisi yedi yüz küsür sayfa, biraz da o yüzden uzun zamandır kitap postu giremedim, çünkü kitabı bitirmem epeyce bir zaman aldı. 1960 darbesi öncesi yaşananları, Günsel ve Kenan aşkıyla yoğurarak anlatmış yazar. İstanbul Üniversitesi mezunu olduğum için anlatılan yerler gözümün önünde rahatça canlandı. Çınaraltında Kenan'la Günsel'in buluşmaları, gençlerin Beyazıt Meydanı'nda protesto yapmaları, Kenan'ın yayınevinin bulunduğu Cağaloğlu... İlk iki yüz sayfada kitabı sıkıcı buldum ama daha sonra olaylar gelişmeye başladı ve sonraki sayfaları merakla okudum. Kitabın sonu ise beni oldukça şaşırttı, işlerin bu hale gelmesini hiç beklemiyordum. Bazı yerler muğlak kaldı o açıdan beni rahatsız etti ama o dönemi merak eden ve akıcı bir kitap arayanlara tavsiyemdir, mutlaka okuyunuz.

"Bugün de mi yirmi dört saat? Neler oldu oysa? Tek bir günün sırası gelsin diye yaşam boyu bekliyoruz."

"İnsanlarda en ağır yasa, ölüme karşı yaşamalarıdır."

"Cin gibi bir oğlan. ‘okuman, yazman var mı?’ dedik. ‘Harfleri tanıyorum da birbirine vuramıyorum.’ dedi. Okuyamıyordu. Epeyi kaldı bizimle… Bir gün ‘ne vakit gözü açılacak, ne vakit gerçekleri görecek bu halk.’ gibisine dertleşiyoruz. ‘Baba’ dedi, ‘Bu millet de benim gibi, harfleri tanıyor da daha birbirine vuramıyor."

"Nerden nasıl geleceğini bilmeden gelecek dehşetli güzel günlere inanıyordu."
İkinci ve üçüncü kitaplar, daha çok çerezlik diye tabir edilen kitaplardan. Bir tanesi Filiz Aygündüz'ün Prens Prensesi Sevmedi kitabı. Filiz Aygündüz'ün Kaç Zil Kaldı Örtmenim kitabını okumuş ve çok beğenmiştim. Akıcı, hoş bir kitaptı ve bu kitabı da o kitaptan aldığım tada yakın bir tat alma ümidiyle aldım ama sonuç tam bir hüsran ne yazık ki :( Kitap tanıtımlarında da okuduğum derinliği bulamadım kitapta. Son derece yüzeysel ve sıkıcı bir kitaptı  ne yalan söyleyeyim. Tabii ki beğenenler elbette olmuştur ama benim için zaman kaybı olan bir kitaptı ve en kötüsü eğlenceli de değildi. Merak edenler için konusu şu şekilde: bağımlı bir kişiliğe sahip bir kadın karakter, bir adama aşık olur ve adam bunu itse de adamdan vazgeçemez.

Diğer çerezlik kitabımız ise Dişizofren Arkadaşlar Ev Halim. Bu kitapta en azından güldüğüm yerler oldu. Bu da oldukça yüzeysel bir kitaptı. Zaten yazar blogta yazdığı yazıları kitap haline getirmiş. Kilolu bir kız olan Zeynep, hoşlandığı çocuğu etkilemek için sürekli diyet yapmaya çalışır ama çocuğun ondan hoşlanması için kendisi olması yeterlidir. Tek seferde okunan, eğlenceli, kafa yormayan bir kitap arayanlar için uygun bir kitap.




5 yorum:

  1. Selam.
    İçlerinden bir tek Vedat TürkAli'nin kitabını okumuştum. Evet biraz sayfa sayısı fazla ve araya başka kitap almamı engellemişti ama çok beğenerek okumuştum bende. Yaarın ilk kitabını okudum ve dilini sevmiştim.
    İyi haftalar keyifli okumalar. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkürler :) zaten Vedat Türkali'nin kitabını senin bloğunda görmüştüm, beğendiğini okuyunca merak edip okuma listeme eklemiştim yani sayende bu kitapla tanışmış oldum.

      Sil
    2. Biliyor musunuz benimde öyle çok vardır blog da okuyupta ismini not ettiğim kitaplar hatta diğer blog arkadaşlardan kitap gönderen bile oldu. Ve çok keyifli bunları okumak, sizin de yorumunuzu okuyunca dedim ki " iyi ki açmışım blog ve paylaşıyorum okuduklarımı". bende size teşekkür ederim.
      Sevgiler.

      Sil
    3. ben de aynı fikirdeyim iyi ki açmışsınız bloğunuzu, severek takip ediyorum sizi ve minik kızınız Umay'ı :) sizin yazdıklarınızı okumak iyi geliyor bana, sevgilerle

      Sil
    4. Ne güzel bunları okumak. Teşekkür edermmm
      sevgiler iyi geceler. :)

      Sil